Balthus
Balthus (1908-2001). Asıl adı Balthazar Klossowski de Rola’dır. Polonyalı bir sanat tarihçisi ve ressam olan Erich Klossowski’nin ikinci oğluydu (kardeşi, yazar ve ressam Pierre Klossowski’dir). Annesi, Baladine takma adıyla anılan Elizabeth Dorothea da ressamdı. Çocuk yaşta, babasının ve annesinin çevresindeki önemli sanatçılarla, Bonnard, Valéry, Gide gibi ünlülerle tanıştı. 1914’te ailesiyle Berlin’e gitti. Burada babasından ayrılan annesi, bir süre İsviçre’de yaşadı ve ozan Rilke’nin sevgilisi oldu. Küçük Balthazar’a “Baltusz” adını Rilke taktı ve onu resim yapmaya yüreklendirdi. 1921’de annesiyle Paris’e gelen Balthus, Bonnard’ın yönlendirmesiyle Louvre’da Poussin’in tablolarının kopyalarını yaptı. 1926’da bir İtalya yolculuğunda, İtayan Primitiflerinin ve Rönesans ressamlarının yapıtlarıyla tanıştı. 30’lu yıllardan başlayarak yoğun biçimde resim yapmaya başladı. Pierre Jean Jouve, André Derain, Artaud, Giacometti gibi sanatçılarla dostluklar kurdu. Resmin yanısıra tiyatro dekorları gerçekleştirdi. 50’li yıllarda yavaş yavaş üne kavuştu. 1961’de Malraux tarafından, Roma’daki Fransa Akademisi’nin (Medici Villası) yöneticiliğine getirildi. 1962’de, bir Japonya yolculuğu sırasında ressam Setsuko İdeta’yla tanıştı, bir süre sonra da evlendi. 1968’de, yalnızca iki yıl yaşayan oğlu Fumio, 1973’te kızı Harumi doğdu. 1977’de Roma’dan ayrıldı ve ölümüne dek İsviçre’de, Rossinière’de, büyük bir dağ evinde yaşadı ve resim yaptı.
Özellikle erotik çağrışımlı genç kız resimleriyle ün yapan Balthus, modern resmin öncü akımlarının hiçbirine katılmamış ve İtalyan primitiflerinden, Cézanne’dan, Bonnard’dan, Uzakdoğu resminden esinlenen ‘figuratif’ bir biçemi sonuna dek korumuş olmasına karşın, gerek Picasso, Giacometti, Jouve, Char gibi sanatçı ve yazarlar, gerekse döneminin önemli eleştirmenleri tarafından, XX. yüzyılın en büyük ressamlarından biri olarak nitelenmiştir.