Mahmut Yesari
Mahmut Yesari (İstanbul, 5 Mayıs 1895 – İstanbul, 16 Ağustos 1945) Abdülmecid ve II. Abdülhamid dönemlerinin Muzika-i Hümâyun Feriki (Korgeneral) ve Osmanlı Devleti’nin resmi marşı Hamidiye’nin bestecisi Yesarizade Ahmet Necip Paşa’nın torunudur. Babası, devrin saygın hattatlarından Yesari Mehmet Esat Efendi’nin oğlu olan hattat Yesarizade Mustafa İzzet Efendi’nin torunu Miralay Fahrettin Bey; annesi, Emin Muhlis Paşa’nın torunu Memduha Hanım’dır. Hikâyeci Afif Yesari’nin babasıdır.
Mahmut Yesari, İstanbul Sultanisi’ndeki (İstanbul Erkek Lisesi) lise öğrenimi sırasında, resim yeteneği fark edilerek devlet hesabına Avrupa’ya gönderilmek istendi ama Birinci Dünya Savaşı’nın başlaması üzerine bu istek gerçekleşmedi. Bir süre Sanayi-i Nefise Mektebi’ne (Güzel Sanatlar Akademisi’ne) devam etti. Ancak savaş yıllarında okulu bırakıp orduya yazıldı; yedek subay olarak Çanakkale Anafartalar Cephesi’nde görev yaptı. Savaş sonrasında gazetecilik hayatı başladı. Hayatını yazarak kazanan Yesari, basın dünyasında önce karikatürleriyle göründü. Diken dergisinde çıkan karikatürlerinin yanı sıra mizahi hikâyeler de yazdı. 1923-1924 yıllarında Reşat Nuri Güntekin ile Kelebek adlı mizah dergisini çıkardı, ilk romanı Bir Namus Meselesi de bu dergide yayımlandı. Vefatına kadar pek çok dergi ve gazetede hikâye, tefrika roman, fıkra, deneme, eleştiri ve hatıra yazısı yayımladı. Dârülbedâyi (İstanbul Şehir Tiyatroları) ve özel tiyatrolar için yazdığı sekseni aşkın telif, çeviri, uyarlama ve mektep temsilleriyle Türk Tiyatrosu’nun kuruluşuna büyük katkı verdi. Erken Cumhuriyet döneminin popüler romancılarından biri oldu; geçiş döneminin yarattığı toplumsal meselelere ve sosyal adaletsizliğe vurgu yaparak duru bir Türkçe ile realist üslupta yazdığı hikâyeler, romanlar okurlardan büyük ilgi gördü. Emeğinin karşılığını alamamaktan haklı olarak yakınan Mahmut Yesari, çalışma ve yaşam şartlarının ağırlığı altında vereme yakalandı. 16 Ağustos 1945’te, Yakacık Sanatoryumu’nda vefat etti. Yakacık Mektupları adlı kitabında sanatoryumdaki izlenimlerini hikâye olarak kurguladı. Üretken bir yazar olarak, kısa ömrüne sayısız eser sığdıran Mahmut Yesari’nin romanlarından bazıları şunlardır: Çoban Yıldızı (1925), Çulluk (1927), Pervin Abla (1927), Ak Saçlı Genç Kız (1928), Bağrı Yanık Ömer (1930), Kırlangıçlar (1930), Su Sinekleri (1932), Kalbimin Suçu (1932), Bahçemde Bir Gül Açtı (1933), Ölünün Gözleri (1933), Tipi Dindi (1933), Sevda İhtikârı (1934), Yakut Yüzük (1937), Dağ Rüzgârları (1939), Bir Aşk Uçurumu (1943), Sağanak Altında (1943), Gece Yürüyüşü (1944).